Kervan

Göçtü kervan hala inanmaz mısın?

Derdin dağ olmuş, kalkmış başına hala akıllanmaz mısın?

Sinenden açıldı bir yol, dağdan bayıra hala inmez misin?

Ay güneşin sırtındayken, bu son demdir hala bilmez misin?

Semada bir kar tanesi acziyetim, kainatta bir zerre cehaletim.

Vuslata lahza kala, heybemde sadece bir damla.

Kalmadı bu defa ne han nede hancı, artık sadece yol ve yolcu.

Ey! Sırların Sultanı, hikmetlerin Padişahı, rızkın Efendisi, Kainatın Sahibi.. Azametinin nihayetsizliği kadar acizlik içinde, yarattığın tüm neslerden bir nesne olarak muhtaç bir yolcuyum. İstikametim Huzur-u Kibraya’nda “Selam”dır.