Degisim

Aslına bakarsınız tüm olayların, her nesne, her canlı değişim içerisinde, tüm zerreler ve tüm atomlar.

Tüm bunlara rağmen bu değişimin neresinde olmak gerekir ki? Tüm benliğinizi inancınız hizasında değiştirebilir misiniz? Yada tüm inandıklarımızdan bir çırpıda vazgeçmek mümkün mü?

Bence basit olan tek şey insanın kendisi, benliği, ruhu ve tabi ki inancı!

Neye inandığımızı hiç düşündünüz mü? Söylediklerimi dini manada anlamayın. Ne için vazgeçer ki insan sevdiklerinden, mutluluğundan, doğrularından? Vicdan-i sorumluluklarımızı bir kenara bırakmayı nasıl öğrendik, yüreğimizi susturmayı nasıl becerdik?

Olmayan özgürlüğümüzü bizden çalmışlar gibi çırpınıp suyumuzu bulandırmadan başka bir şey değil tüm bu olanlar. Aslına bakarsanız biz inancımızı kaybetmişiz gibi. Asıl olanları bir kenara bırakmış da yalancı hülyalarla oyalanır olmuşuz. Yaşam mücadelesinden vazgeçmiş de aşkın cehennem köprülerinde yürür olmuşuz. Tüm bildiklerimizi unutmuş gibi davranıp kaybetmeye alışmış adımlar atmışız. Kazanmaktan fersah fersah uzakta kazanmanın bize gelmesini beklemişiz. Ve yine aslına bakarsanız biz kendimizi kaybetmişiz. Ne yaptığımızı bilmez, ateşle oynarken yanımızda suyu bulundurmayı unutmuşuz. Ruhumuzun sesini kısmış, yüreğimizi zihnimizden ve vicdanımızdan ayırıp nefes almayı öğrenmişiz.

Ben bir hikaye yazıyorum, tek bir insanın tüm değerlerine baş kaldırışını, kendinden başka herkesten ve herşeyden nefret edişini.

Şimdi; İzninizle, tüm söylediklerimi unutabilirsiniz.

 

İdris Oğuz Müslüman.