Bir Sayfa Daha…

Her keskin virajda yeni bir sayfa daha açmaya yeltenir insan ve açarda. Bana göre önemli olan doldurduğunuz sayfayı çevirirken ki yazdıklarınıza son bakışlarınız. Silip düzelttiğiniz yerler, paraflarınız, paragraf başlarınız ve noktalarınız. Aslında hepsini anlamlandırmak zor olmasa gerek. Lakin, anlamdan ziyade nerede kullandığınız önemli.

Sayfayı çevirdiğinizde vicdanınız, zihin huzurunuz ve daha bir sürü ruh-i duygunuzun olumlu olması da önemlidir. Vazgeçerken nerede olduğunuzdan ziyade nasıl vazgeçtiğiniz ehemmiyetli olan. Başınız dik veya yerde. Vicdanınız hür veya zihin mahkumu. Sorun teşkil eden kaynakların sizden yada karşı taraftan olmasının değeri yok, değerli olan kaynakların en başta birbirine ne kadar uyumlu olabileceği. Baştan yanlış örülürse kumaş doğru yolu bulabilir mi sonradan? Bazı varolan gerçekler asla gözardı edilmemeli aksi halde beyhude çabadan başka bir şey olmaz.

Yeni bir sayfa açarken, geride yazdıklarınızın ilerde yazacaklarınızı ne kadar etkileyeceği de önemlidir. Hiç bitmeyen bir hikaye yazmak mı hayatın amacı ? Yoksa kısa paragraflarla sayfaları doldurmak mı önemli?

Zorlu bir süreçtir hayat. Her yaşın kendi olgunluğu vardır. Kendi zorluğu, kendi çekiciliği ve kendi heyecanı vardır. Kişiliklerimizin tüm bunların arasında nerede olduğu, hangi pencereden nasıl baktığı önemli şeyler yine. Dikkat edilmesi gereken o kadar çok detay ve o kadar basit noktalar var ki, aslında adam olmak hiçte zor değil. Yada belki de sadece yetenek meselesi olarak yaklaşmalı konuya…

Her sayfanın da kendine ayrı teması olmalı bence yahut ona göre çevrilmeli sayfalar. Her sayfanın kattığı bir şeyler olmalı insana, ruhuna fısıldadığı yeni tecrübeler olmalı mesela. Adımları sağlam olmalı her sayfa çevirdikçe…

Bir gün geriye dönmesi gerektiğinde insan, yahut göstermesi gerektiğinde; hiç düşünmeden, başı dik
uzatabilmeli bir başka vicdanın huzuruna hayatının kitabı kişiliğini…

 

İdris Oğuz Müslüman

imza