Erkeğin İffeti

Bismillahirrahmanirrahim.

Allah her türlü eksiklikten münezzehtir. O en güzel hamd ve senaya layıktır.

Günümüz İslam dünyasında iffet denince akla gelen ilk şey kadınlar belki de, fakat unuttuğumuz daha doğrusu unutturulan şey ise erkeğinde iffetinin oluşudur. Ne yazık ki şu zamanlarda erkekler iffet perdesini kaybetmiş şehvet bataklıklarında çırpınmaktan ileriye gidememiştir. Yazmaya Efendimiz Muhammed (sav)’in bir hadisi şerifi ile devam etmek yerinde olur.

“Ey gençler topluluğu! Kim içinizden evlenmeye güç yetirebiliyorsa evlensin. Çünkü gözü haramdan en çok saklayan, ırzı en iyi muhafaza eden budur. Kim de evlenmeye güç yetiremezse oruca devam etsin. Zira oruç, onun için bir korunmadır.”

Buhârî, Müslim, Ebu Dâvud, Tirmizî, İbn Ma’ce
 

Yukarıda da geçtiği gibi aslında Efendimiz evlenemeyen gençlerin ne yapması gerektiği konusunda son noktayı koymuştur. Bu hadis-i şerif üzerine dinimizde yeri olmayan aşırı davranışların tartışılması da yersizdir ve bu tip aşırılıklara dinimizde yer bulmakta mümkün değildir.

Ülkemizin içinde bulunduğu durum herkes tarafından malumdur. Peki böyle bir ortamda Müslüman bir erkek kendisini korumak adına neler yapmalıdır?

İşin en püf noktası yolda yürürken yada dışarıda iken yere bakmaktır. Bunda iki sevap vardır; İnsan yere odaklandığı zaman çevresinde olup bitenler odak noktası dışında kaldığı için bilinç altına yerleşmemiş olur. Bu işten kazanacağımız en büyük sevap iffetimizi korumak adına Allah rızası için çabalamış olmaktır. Diğer ecir ise, Peygamber Efendimizin sünnetini yerine getirmiş oluruz. Efendimiz de yolda yere bakarak yürürdü.

Bunun ardından çarşı ve pazarlar bilindiği üzere Allah tarafından özellikle şeytana tahsis edilmiş mekanlardır. Hal böyle olunca küçücük bir kıssayı paylaşmadan edemeyeceğim;

Bir basiret sahibi bir zat bir gün çarşıda gezerken şeytan kendisine zuhur etmiş. Bakmış ki herkesi yoldan çıkarıyor, kimisine namahreme baktırıyor, kimisine hırsızlık, gıybet vs. günahları işletiyor. Şeytan böyle insanların arasında dolaşırken birisine daha dokunur dokunmaz büyük bir hızla ondan uzaklaşıyor. Manzara karşısında hayretler içerisinde kalan zat şeytanı yakalıyor ve ona soruyor; “Herkesi yoldan saptırdın, peki neden şu kişiye gelince hemen ondan uzaklaştın?” Şeytan cevap vermiş: “O kişi Allah’ı zikrediyordu da bu yüzden ona yaklaşamadım.”

Aslında dinimiz bizlere her konuda kendimizi nasıl korumamız gerektiğini açıklıyor. Durum bunlardan ibaretken bizler daha tüm bunların üzerine saçma bidatlar ile dinimizi ve imanımızı kirletmek sureti ile başka kolay şeylerin fetvasını ararsak yerimizi ateşte hazırlamış oluruz.

Aslında bizim meselemiz şuna benzer;

İki adam düşünün ve bir kalemiz var birde yırtıcı bir hayvan. İlk adam yırtıcı hayvanın kendisini parçalamak için geldiğini görünce kaleye sığınmamış ve kaçmıştır. Biraz kaçtıktan sonra nihayetinde gücü tükenmiş yırtıcı hayvandan kurtulamamıştır. Diğer adam ise, yırtıcı hayvanın geldiğini idrak ettiğinde, kendisini kurtarmak için kaleye sığınmıştır ve selamete kavuşmuştur.

Buradan anlamamız gerekir ki, kendimizi korumak için evvela dinimizin sağlam temellerine sığınmamız ve Allah’tan yardım dilemeliyiz. Aksi halde şeytan öyle yada böyle bizleri şehvet bataklığına sürükler. İşte tamda burada oruç, daha fazla namaz ve daha fazla ibadet bizler için sığınılması gereken kaledir.

Psikolojik olarak değerlendirmek gerekirse de zihnimizi şehvi meselelerden uzak tutmamız gerekir. İzlediğimiz TV programları, gezindiğimiz İnternet siteleri, okul, iş vs dış ortamlarımız tüm bunları kontrol altında tutmalı ve şeytanın bize yaklaşacağı bütün kapıları kapatmalıyız.

Çok fazla bilgi verip zihinleri bulandırmak istemiyorum. Fakat iffetini korumak ve yanlış alışkanlıklar peşine düşmemek adına bir Müslüman yukarıdaki hadis-i şerifi ve iki örneği güzelce anlar ve yaşantısında bunları dikkate alırsa “Allah şüphesiz ona bir adım yaklaşan kulana on adım yaklaşır.”

Tüm bunlardan ziyade saçma bidatları dinimize yerleştirmeye çalışan şarlatanlar ve onlara uyanlar ateştedir.

Selam ve salat bizlere doğru olanı kendi yaşantısında gösteren Peygamberimiz Muhammed (sav)’e olsun.

 

İdris Oğuz Müslüman

imza